Lütfen aramak istediğiniz kelimeyi yazıp Enter tuşuna basın..

Logo

Kullandığımız dil; bugün ne olduğumuzu, yarın ne olacağımızı belirler..

 MENÜ

KAVRAM

(Genel kabul görmüş anlamı)

ETİMOLOJİ / KÖKEN / KAYNAK

(Etimoloji, köken, kaynak vb bilgiler)

YÜKLENEN ANLAM VE SORUNLAR

(Anlam kayması yoluyla kazandığı anlam ve yol açtığı sorunlar)

 

Kamuoyu oluşturmada "doğru"yu, hakikati söylemektense, halk kitlelerinin duygularını, kişisel inançlarını gözetmenin daha etkili olduğu durumları adlandırıyor. Gerçekten olan biteni nesnel bir gözle araştırmaktan vazgeçip düzmece olanı, yalanı inandırıcı kılıp yaymayı "şiar" edinen bir tavır bu. Doğrunun çarpıtılmasında alışılagelen tavır, olan biteni yalanlamak, gizlemekti;  post-truth ise, eskiden olduğu gibi "doğru" diye bellenenin yanlış olduğunu ileri sürmek değil,  "doğru"yu ikinci plana atmak, dahası,  umursamamak, doğrunun doğru olduğunu söylemekten ısrarla kaçınmak  demek.  "Doğru", elbette göreceli bir kavramdır, zamanla değişebilen, sınanabilen, eleştiriye açık bir kavram. Ama burada konumuz bu değil. Post-truth, hakikatın araştırılmasında nesnel ölçütlerin artık hükmünü kaybettiğini ilan ediyor.     

Oxford sözlüğüne göre, post-truth terimi ilkin 1992'de Sırp asıllı Amerikalı oyun yazarı Steve Tesich'in bir makalesinde Watergate, Irangate skandalları bağlamında kullanılmış, daha sonra başka kuramcılarca da  çeşitli siyasi olaylar bağlamında tekrar tekrar kullanılmış; bu arada, post-truth politics denen bir terimle de pekiştirilmiş. Fakat bu kelime sadece siyasette değil, bilim konularından gündelik hayata, şehir efsanelerine  kadar her alanda kullanılabilen, kullanılabilecek bir kelime. Derin bir yorum gerektirmeyecek kadar basit, nesnel  bir olguyu göz göre göre çarpıtıp tam aksi yönde  bir yorumu inatla tekrarlayarak kamuoyuna kabul ettirmeye çalışmak, bu işi bir meslek haline getirmek de  terimin kapsamında. Saçma bir yorumun bile ne kadar tekrarlanırsa o ölçüde yaygınlık kazanacağına (yani "doğru" yerine geçeceğine) inanan ne kadar çok insan vardır yeryüzünde, bir düşünelim...         

    Post-truth bu dünyada her zaman vardı denecektir. Vardı ama, bu  kadar göz önünde değildi. Genel Ağ'la (Net)  güçlendiği bir gerçek. Şimdi önünde bir klavye olan  herkes her istediğini yazabiliyor, kendi doğrusunu nesnel bir doğruymuş gibi ortaya sürebiliyor, dahası, taraftar  (takipçi)  bile bulabiliyor. Sosyal medya bir post-truth yuvası. Oxford sözlüğüne giren post-truth şimdi böyle bir dünyada yaşadığımızı tescil ediyor.

   Kuramcılar "durum tespiti" için son derece ilgi çekici kelimeler türetiyor.  Onların yaratıcılıklarına saygı duymak gerek elbette. Fakat yeni fikirleri hep "post"a yükler oldular; bir kelime olmayan, sadece bir takı olan "post"a. Burada anmadığım daha pek çok "post" var elbette; daha da çoğu türetilecek. Onun  kadar rağbet gören bir söz birimi yok!  Gelin görün ki,  haddini aşan "post", gitgide arsızlaştı, önüne geldiği her kavramın içini oydu, sonunda "hakikat"e de kıydı... "Post-truth", hakikatin, doğrunun artık olmadığı bir dünya demek!..

 

Kaynak: Bülent AKSOY

Kavram Mutfağı, Makaleler

https://www.kavrammutfagi.com/makale/dil-ogretiminde-etimoloji-bilgisinin-yararlari

Yorumlar

Yorumlar