HOŞ GELDİN!
Seni yeniden aramızda gördüğümüz için mutluyuz..
Seni aramızda görmekten mutluluk duyarız!
Lütfen aramak istediğiniz kelimeyi yazıp Enter tuşuna basın..
Kullandığımız dil; bugün ne olduğumuzu, yarın ne olacağımızı belirler..
GİRİŞ
KAYIT
Anasayfa Kavram Mutfağı İnsan Merkezcilik (Andropocentrism)
Kavram Ara
KAVRAM
(Genel kabul görmüş anlamı)
ETİMOLOJİ / KÖKEN / KAYNAK
(Etimoloji, köken, kaynak vb bilgiler)
YÜKLENEN ANLAM VE SORUNLAR
(Anlam kayması yoluyla kazandığı anlam ve yol açtığı sorunlar)
"İnsanmerkezcilik (/ˌænθroʊpoʊˈsɛntrɪzəm/; Eski Yunanca ἄνθρωπος (ánthrōpos) 'insan' ve κέντρον (kéntron) 'merkez'), insanın evrendeki merkezi veya en önemli varlık olduğu inancıdır. Bu terim insanmerkezcilik ile birbirinin yerine kullanılabilir ve bazıları bu kavramı insan üstünlüğü veya insan istisnacılığı olarak adlandırır. Antroposentrik bir bakış açısıyla, insanoğlu doğadan ayrı ve üstün olarak görülür ve diğer varlıklar (hayvanlar, bitkiler, mineraller, vb.) insanların kullanabileceği kaynaklar olarak görülür. Jonathan Foer tarafından yazılan Eating Animals adlı roman, insanmerkezciliği "İnsanların evrimin zirvesi, diğer hayvanların yaşamlarını ölçmek için uygun kıstas ve yaşayan her şeyin gerçek sahibi olduğu inancı" olarak tanımlamaktadır. Bu alıntı, romanının ardındaki daha derin anlamı örneklemektedir: İnsanların, finansal ve kişisel kazançların gölgesinde kalan hayvan endüstrisini nasıl geride bıraktığı...[uygunsuz sentez?] İnsanmerkezcilik gibi insan içgüdüleri, et endüstrisini birçok insanlık dışı ve etik dışı uygulamaya dönüştürmüştür. İnsanların kendilerini hayvanlardan üstün görmeleri, insanmerkezciliğe bir örnek olarak verilebilir." Wikipedia'dan yapılmış bir alıntıdır. Translated with DeepL
Bülent Aksoy katkısı:
Kavramın içi dolu. İnsan merkezliliğin temelinde dinî kitaplar (Tevrat, İncil, Kur'an) var. Yani bir Ortaçağ kavramı ilkin. Bizde dinî çevrelerde sıkça kullanılan bir söz vardır: "İnsan eşref-i mahlûkattır." Buradaki "insan" hümanist bağlamdaki insan değil, Tanrı-bağımlı insan, yani Tanrı'nın yarattığı doğanın nimetlerinden en çok faydalanması gerektiği söylenen insandır. Din kitaplarına göre insanı yaratan Tanrı olduğuna göre, bir tanrı-merkezcilik söz konusudur aslında. Her şey Tanrı'ya göre, onun iradesine göre yorumlanacaktır.
Aydınlanma çağı bu kavramı değiştiriyor. Aydınlanma tanrı-merkezli bir dünyadan insan-merkezli bir dünyaya geçiştir. İşte bu yeni bağlamdır, hümanist dünya görüşündeki insandır. Artık seküler bağlamda bir insan söz konusudur tabii.
Doğa bilimlerinin gelişmesiyle evrenin dünya merkezli, insan merkezli olmadığı da keşfedilir. Elbette büyük bir keşiftir bu. Bilim bize bunu söyleyeli birkaç yüzyıl geçti. Aynı saygıdeğer bilim teknolojiyi de bu süre içinde çok geliştirdi. O denli geliştirdi ki, teknoloji insanın da üstüne çıktı; hayvanı da, bitkiyi de ezer oldu. Uzunca bir zamandır insan insanın düşmanıdır. Doğanın kendisi tehlike altında. İnsanlık tarihindeki değişmeler düz bir çizgi üzerinde yürüyüp hep daha olumlu bir geleceğe yönelmiyor. İnişli çıkışlı, zigzaglı virajlı bir gidiş var dünyamızda. Bir başka deyişle, olumlu ile olumsuz hep iç içe geçiyor.
Günümüzde kullanılan insan-merkezcilik yepyeni bir bağlamdır. Çevrecilerin bu kavrama yükledikleri anlamın geçmişinde bunlar da var bana sorarsanız. Bir sözlükte bunlar da böyle böyle yazılmalı demek istemiyorum elbet. Düşündüklerim yanlış değilse, bir perspektif olarak göz önünde tutulabilir.
İrfan Onay katkısı:
Anthropocentrism (antik Yunanca ἄνθρωπος (ánthrōpos) 'insan', ve κέντρον (kéntron) 'merkez' sözcüklerinden.
Anthropocentrism - Wikipedia
İlişkili terimler
Antropogenic; İklim değişikliği, doğal hayata zarar verme gibi alanlarda insan odaklılığın etkisi,
Androsantrizm; Erkeğin kadına üstün olduğu görüşü,
Androsen; Erkek egemen yapıların iklim değişikliği, cinsiyet eşitsizliği vb. alanlardaki rolü.
Adil Yaşam (AY)
Kavram Mutfağının ilgili maddesinde AY; "Canlı, cansız ve kültürel varlıklar bütünü" ile birlikte var olabileceği bilincine sahip olmak, o bütünün sürdürülebilirliği yolunda tüm varlıkların haklarını gözeterek yaşamak kast ediliyor. Buradaki "bütün", "kul" kavramı ile kast edilen herşey'dir . Ayrıtılı bilgiler/notlar için (bkz. Adil Yaşam İçin Kendini Değiştir ). İnsan odaklılık bu çerçevede AY karşıtı anlam kazanmış oluyor.
İnsan odaklılığın olumsuz etkileri
İklim Değişikliği/ küresel ısınma; Fosil yakıt kullanımının artması, endüstrileşme, şehirleşme, tüketim çılgınlığı, ormansızlaştırma vb. gelişmeler bu konudaki en önemli etkenin insan kaynaklı olduğunu gösteriyor..
https://scienceinfo.com/climate-change-anthropogenic-and-natural-causes/
Dinlerin etkisi
Semavi din kitaplarındaki metinlerin Evrenin merkezinin Dünya, Dünya'nın en değerli varlığını da insan olduğu şeklinde okunması ve yorumlanması insan merkezliliği ve insanın üstün yaratık olduğu düşüncesini yarattı. Bilimsel gelişmeler Dünya'nın ne Güneş sisteminin ne de evrenin merkezi olmadığını gösterip, Dünya'nın şeklinin bile mükemmel (küre) olmadığını gösterince insan odaklılık üstünlükten çok ahlaki olarak Dünya'yı daha yaşanılır yapmak için insanların yetkin ve sorumlu oldukları fikri ile savunuldu.
(İslam dininde insanın "eşref-i mahluk", yaratılanların en onurlusu görüşünün yanlış yorum olduğu kimi din insanları tarafından da kabul edilmektedir.)