HOŞ GELDİN!
Seni yeniden aramızda gördüğümüz için mutluyuz..
Seni aramızda görmekten mutluluk duyarız!
Lütfen aramak istediğiniz kelimeyi yazıp Enter tuşuna basın..
Kullandığımız dil; bugün ne olduğumuzu, yarın ne olacağımızı belirler..
GİRİŞ
KAYIT
Anasayfa Kavram Mutfağı Öğretim (Talim)
Kavram Ara
KAVRAM
(Genel kabul görmüş anlamı)
ETİMOLOJİ / KÖKEN / KAYNAK
(Etimoloji, köken, kaynak vb bilgiler)
YÜKLENEN ANLAM VE SORUNLAR
(Anlam kayması yoluyla kazandığı anlam ve yol açtığı sorunlar)
Kişilerin kendilerinin farkedecekleri bilgi-beceri ihtiyaçlarını, kendi öğrenme profillerine1 en uygun yollarla öğrenmeleri ve böylece keşfedip zevkine varacakları öğrenebilme yeteneklerini kullanarak, ömür boyu karşılaşacakları sorunları çözebilmeleri için kendilerine –yine kendi istekleri uyarınca- yol gösterilmesi sürecidir..Ref. BNGV
Bkz. Talim https://www.kavrammutfagi.com/kavram/talim-ve-terbiye
Bkz. Eğitim (Terbiye) https://www.kavrammutfagi.com/kavram/egitim-terbiye
(1) Öğrenme profili deyimiyle öğrenme stili ve çoklu zeka profili kastediliyor. (Bkz. http://www.kigep.org.tr > Site Haritası > Testler)
Türkçe’de (eski) : tedrisat
Türkçe’de (yeni) : öğretim
Yabancı Dilde : teaching (İng.), education (Fr, Ing)
4.05.2020 18:26:53
Öğ retim. Öz Türkçe de ÖĞ= Düşünmek fiilinden gelir.. ÖĞüt, ÖĞrenci, ÖĞretmen Atatürk bu nedele Türk Öğün (Düşün), Çalış, Güven demiştir.
Teorik Olarak : Jean Piaget, öğretimi, öğrencilerin bilişsel yapılarının yeşerip gelişeceği çevrelerin saptanması olarak tanımlar. Böyle bir tanım öğretmenin yardımcı kavramıyla uyuşur. Doğrudan eğitim öğretim yanlısı olanlar, öğretimi, gereksinen beceri, bilgi ve değerleri öğrencilerle paylaşmaktır, şeklinde tanımlayabilir. Hangi görüş paylaşılırsa paylaşılsın, öğretimin, sadece çocuğa göz kulak olmak işi olmadığı konusunda herkes hemfikirdir. Öğretim, planlama, teşkilâtlanma, eylemde bulunma, not verme, özellikle de sürekli sorun-çözümleme gibi hususları kapsar.
Uygulamada : Teorik çerçeveden oldukça farklı bir anlam kazanmıştır. Öğrenme olgusunun oluşabileceği ortamların oluşturulması yerine, doğrudan bilgi verme geleneği yerleşmiştir.
Eğitim alanı neredeyse bütünüyle “öğretim” kavramıyla kaplanmıştır. Sorun yalnızca bilgilenmenin dışında kalan duyuşsal öğelerin dışlanmasından ibaret değildir. Verimi son derece düşük olan, öğrenicinin profilini dikkate almayan, tek yanlı bir koşullandırma sürecinin eğitim kavramı olarak yerleşmiş olması son derece önemli bir sorundur.