KELİME HAZİNESİ İLE SORUN ÇÖZME BECERİSİ ARASINDAKİ İLİŞKİ
Saygıdeğer ve Sevgili Dostlar, Okurlar,
Kendinizi ifade edebilme, düşüncelerinizi ve fikirlerinizi açıklayabilme, muhataplarınızı etkileyebilme yeteneğinizin kelime ve kavram dağarcığınızla doğru orantılı olduğunu düşünüyorum. Bu görünmez hazinenizi büyütmek sizin elinizdedir ve tek koşulu çok okumaktır.
Yapılan bir araştırmaya göre; ilkokulu bitiren bir ortalama öğrenci ABD’inde 82 K, Almanya’da 60 K civarında sözcük ile karşılaşıyor.
Bu miktar Suudi Arabistan’da 12 K civarındadır. Güzel ülkemizde ise ortalama bir öğrenci ilkokulu bitirdiğinde 6 K civarında bir sözcükle karşılaşıyor. Bu çarpıcı tablo Türkçedeki sözcük hazinesinin ne kadar yoksullaştığını ve yoksunlaştığını gösteriyor.
Yapılan bir başka araştırmaya göre; bir kişinin dâhi olabilmesi için zekasının yanısıra kendi anadilinde bilmesi gereken minimum sözcük sayısı 40 K adet olarak veriliyor. Alman yazar Goethe bu nedenle meşhur eseri ‘’Faust’’unda bilerek 40 K farklı Almanca sözcük kullanıyor. Bir kişinin yazar, kanaat önderi, gazeteci, yönetici, politikacı, akademisyen, öğretmen vb olarak geniş kitlelere yön verebilmesi için de bilmesi gereken sözcük sayısının minimum 20 K adet olması gerekiyor. Eğer böyle bir önderlik, liderlik, influencer (etkileyicilik) iddianız yoksa ve sadece yaşadığınız çağı anlayan ve algılayan bir vatandaş olmak istiyorsanız bilmeniz gereken sözcük sayısının 10 K adet olması gerekiyor.
İstatistik verilere göre ortalama bir Türk insanı günde 300 ila 500 sözcük kullanıyor.
Rahmetli Çetin Altan bir yazısında ‘’Birkaç yüz kelimeye sığıyorsa dünyanız Henry Matisse’nin balıklarına bakmayınız, anlamazsınız’’ diye yazmıştı...
Bu kadar az kelime dağarcığı ile William Shakespeare’i okusak da anlayamayız.
Türkiye’deki kitap okuma/ma alışkanlığına ilişkin bazı sarsıcı veriler aşağıda bilgilerinize sunulmuştur.
*Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2022 verilerine göre, 15 yaş ve üzeri bireylerin %69’u son 12 ay içinde hiç kitap okumamıştır.
* Türkiye’de ihtiyaç maddeleri sıralamasında kitap, 235. sırada yer alıyor.
* Türkiye İstatistik Kurumu'nun, Türk insanının kitap okuma alışkanlığı ile ilgili yaptığı araştırmaya göre Türkiye okuma alışkanlığında dünyada 86. sırada yer alıyor.
*Günde 6 saat televizyon izleyip, 3 saat internete giren Türk insanı, kitap okumaya sadece 1 dakika ayırıyor.
Bu ürkütücü gerçeklik, toplumun sorun çözme becerilerinin neden gelişemediğini, değer üretmek yerine neden hazır kültür kalıplarına sarıldığını açıklar niteliktedir. Bu kadar az okumayla, bu kadar az kelime ve kavram bilgisi ile hayatın hiç bir disiplininde yerel ve/ya küresel ölçekte büyük başarılar elde edilemiyor, sorun çözme becerilerimiz gelişemiyor / artmıyor, etkili siyaset ve stratejik plan yapılamıyor, güçlü ve caydırıcı uluslararası ilişkiler sürdürülemiyor, yüksek teknoloji üretilemiyor, strateji oluşturulamıyor, güvenlik politikaları kurgulanamıyor, sanat, spor ve edebiyat yapılamıyor, uzlaşı kültürü oluşmuyor, çağın güvenlik ihtiyaçlarına cevap verilemiyor.
SADECE OKUMA ALIŞKANLIĞIMIZIN GELİŞMESİ VE TABİATI İLE KELİME-KAVRAM HAZİNEMİZİN ZENGİNLEŞMESİ İLE BİLE ULUSAL SORUNLARIMIZIN ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜ ÇÖZÜLEBİLİR KANAATİNDEYİM.
Serdar DURAT
19.02.2025